Toplumsal değişim için basit bir eylem plânı

Günümüzde söz ve yazı giderek artıyor. Sonuç vermeyecek, faydasız işler, hatta gayesizlik, amaçsızlık ve hedefsizlik de aynı oranda artıyor.

Bunlardan sakınmasını bilmek gerekir. İnsanlık, özellikle gafiller ve aptallar ve hususen sosyal medya üzerinden kolaylıkla bu tuzaklara düşebiliyor. Hatta “Hizmet ediyorum,” “Tebliğ yapıyorum” diye avunup, övünebiliyor!

Ne var ki, tenkit etmenin faydasız hale geldiğini, pozitif bir davranış içine girmemiz gerektiğini; durmadan birbirimizi iğnelemek ve eleştirmek yerine bildiklerimizi paylaşmanın daha faydalı bir yol olacağını biliyoruz.

Öncelikle çalışmalarınızda, projelerinizde, yazdığınız yazı ve yayınlarınızda değişim yapmayı amaç haline getirmeniz gerekir. Zira ortaya yazı yazmanın, bir yerlerden ezberleyerek veya kopyalayarak tekrarlamanın; nerede, ne zaman ve kimin tarafından uygulanacağı belli olmayan şeyler yazmanın kimseye bir faydasının olmadığını yaşayarak öğreniyoruz.

Bu amaçla basit bir eylem planını ana hatlarıyla aşağıda veriyoruz. Siz de bunlara çok şey ekleyebilir, çıkarabilir, size uymayan kısımları kendi şartlarınıza göre değiştirebilirsiniz.

1-Öncelikle değişimin bir veya birden fazla, elle tutulur, ölçülebilir hedefleri olmalıdır. Hedefler sizin nereye gitmeniz gerektiğini gösterecek, yol boyunca pusulanız olacak, ne kadar yol aldığınızı ve işin sonunda da başarı durumunuzu ölçmenize yardımcı olacaktır.

2-Değişimde hedefiniz insanların kabullerini, görme, duyma ve algılama şeklini etkilemek ve davranışlarını değiştirmek olmalıdır. Çünkü gerçek ve kalıcı bir değişim faaliyetinde esas aranan şey insanların psikolojisini ve davranışlarını değiştirmektir. Zira insanların davranışları değişmeden hiçbir şey (iş, oluş, hareket) değişmeyecektir. Davranış değişikliği olmadan olacak bir değişiklik devam etmeyebilir, hatta gerisin geriye aslına rücu edebilir.

3-Çalışmanızda başarılı olabilmeniz için, içinde bulunulan durum değişimi gerektirmelidir. Yani proje sahanızda bir değişim ihtiyacının olması gerekir. İhtiyaç olmadan yapacağınız bir şey fuzuli duruma düşer. Ne var ki, değişime kimin ihtiyaç duyduğu da önemlidir. Sadece sizin değil, çalıştığınız sahada yaşayan insanların değişime ihtiyaç duymaları ve onu istemeleri gerekir. Çünkü mevcut şartlardan ve bir durum değişikliğinden yararlanacak olanlar orada yaşayanlardır.

Hedef: Gamet Gelişim Akademisine teşekkür ederiz

4-Değişimi yapacak olanların, insanların ihtiyaçlarını karşılayacak (problemlerini çözecek) bir fikirlerinin olması ve bunu teklif haline getirmeleri gerekir.  (İnsanların dertlerine çare olacak bilginin kitaplarda olması bir şey ifade etmez. Ona bakarsanız yeryüzünde söylenmedik söz, yazılmadık şey yoktur. O bilgileri işleyerek insanların dertlerine deva haline dönüştürmeniz gerekir. Tıpkı tabiatta bir sürü faydalı bitkiden bir iş veya hastalık için yararlı olanların bir araya getirilip işlenmesi gibi)

Yukarıdaki hususlar hazır hale geldiğinde eyleme geçmek için bir durum analizi yapın, içinde bulunulan şartları bilinir hale getirin:

a-Faaliyet alanınızı ve hedef kitlenizi tanıyın.

Etkilemek istediğiniz kitle nasıl insanlardan oluşuyor. Ortalama profilleri nedir. Dilleri, alışkanlıkları, problemden etkilenme şekilleri vs nasıldır.

b-Nasıl etkide bulunacaksınız?

Hangi eylemlerde bulunacaksınız, bunları nasıl bir sıralama içinde icra edeceksiniz? Bunun için hangi araçları kullanacaksınız?

c-Etkide bulunmak için en uygun zaman nedir? Çalışma alanını ne kadar süreyle etki altında tutacaksınız?

Her yer ve her zaman değişime uygun değildir. Bu bakımdan değişim için uygun ortam ve zamanın ne olduğunu istişare etmek gerekir. Burada amaç insanların değişime en açık oldukları zamanı seçmektir. Mesela büyük bir değişimin olduğu yerde siz de kendi değişim programınıza onun içinde yer arayabilirsiniz. (Rüzgarı arkasına alma deyimini hatırlayın) Veya Sahaya inmek için bir memnuniyetsizlik veya sıkıntı zamanı seçilebilir.  (Çünkü insanların rahatı ve zihin konforları bu anlarda bozulur ve dışarıdan gelene açık hale gelir. Hiç kimse durup dururken rahatını bozmak istemez. “Tuzu kuru” deyimini hatırlayın.)

d-Bu çalışmaları kim yapacak, kimlerle işbirliği içinde yapacaklar?

Takım oyunu: Sızıntı Dergisine teşekkür ederiz

Hem işin paydaşlarını, hem projede yer alan herkesin rollerini hem de istişare etme ve katılımcı yöntemlerden yararlanmaya çalışın. Yaşayan kültürümüzün istişareye kapalı, katılımcılık denen şeye yabancı olduğunu ve bu alanda sürüyle hurafelerimiz, korkularımız ve şeytanlarımız olduğunu unutmayın!)

e-Çalışmanız boyunca şartlar değişebilir, buna göre hareket tarzınızı değiştirmeniz gerekecektir. Onun için çalışmanızda belli aralıklarla izleme-değerlendirme yapmalısınız.

SONUÇ: Çalışmanız insanlar tarafından kolay anlaşılan ve kabul edilebilecek büyük değerleri amaç edinmelidir. Hedeflerinizi tayin ederken, değiştirmek istediğiniz davranışlar ve kullandığınız araçlar sonunda toplumda istenilen ilkelerin ve onların arkasında önemli değerlerin yerleşmesiyle sonuçlanmalıdır.  Mesela, bir işi yaparken, yönetirken istişare etme ve/veya katılımcı yöntemle çalışma alışkanlığını yerleştirmek isteyebilirsiniz. Yahut projenizin nihai amacı, insanların can ve mal emniyetinin korunması, ya da yöneticilere emanet edilen kamu kurumu, vakıf, dernek ve kooperatif gibi emanetlerin daha iyi yönetilmesi için insanların hassasiyetlerinin artırılması ve bu hassasiyetleri yönetime yansıtmak olabilir.

GÖRSELLER

Öne çıkarılmış görsel: T.C. Dumlupınar Üniversitesi (http://bap.dpu.edu.tr/index/slide/327/proje-muracaat-donemleri)
Hedef: Gamet Gelişim Akademisi (http://www.gamet.com.tr/hedef-belirlemede-5-altin-kural-ve-zafer-kriterleri/)
Takım Oyunu: Sızıntı Dergisi https://www.google.com.tr/